Kişisel Blog

Paylaşım Ekonomisiyle Gayrimenkul Yatırımı: Kazan-Kazan Fırsatları

Günümüzde en değerli kavramın verimlilik olduğunu zaman zaman vurguluyorum. Bu verimliliğin ekonomideki yansımalarından biri de tabii ki paylaşım ekonomisi. Kısa vadeli ya da dönemsel olarak ihtiyaç duyulmayan ürün, alan ya da cihazların ihtiyaç duyan diğer kişilere kiralanması olarak tanımlanabilecek paylaşım ekonomisi, bu özelliğiyle ortak kullanım için değerli bir fırsat sunar. Hem kişiler hem de kurumlar, kısa süreli ya da dönemsel ihtiyaçlarını karşılamak için bu tip kiralama yöntemlerini değerlendirir. Böylece hem kiraya veren hem de kiralayan taraf, ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayabildiği için karşılıklı kazanç elde edilir.
 
Tabii bu yaklaşımın gayrimenkul sektörüne de etkilerinin olması kaçınılmaz. Burada en önemli getiri ise alan yani mekan kiralama fırsatı. Bir bölümü kullanılmayan ya da dönemsel olarak kullanım dışı kalan alanların ihtiyaç duyan kişi ya da kurumlara kiralanması, paylaşım ekonomisinin gayrimenkul sektöründeki yansıması konumunda. Buna örnek olarak ortak çalışma alanlarını vermek mümkün.
 
Farklı şirketlerin ya da kişilerin iş amacıyla kullanımına açılan ortak çalışma alanları, toplantılardan günlük işleri yürütmeye kadar birçok farklı amaç için tercih edilebilir. Pandemi dönemi ile birlikte yaygınlaşan uzaktan çalışma modelinin de etkisiyle günümüzde çok daha sık tercih edilen bu alanlarda saatlik, günlük ya da haftalık kiralamalarla işlerini yürüten firmalar ya da çalışanlar, ihtiyaç duymadıkları zamanlar için ise herhangi bir ödeme yapmıyor. Yani yalnızca bu profesyonel ortama ihtiyaç duyduklarında bir maliyet oluşuyor. Böylece geleneksel ofislerin geniş kapasitesi ve yüksek olabilen maliyetleri yerine yalnızca ihtiyaç duyulan kadar alan ve zaman için ödeme yapılıyor.
 
Ayrıca köklü şirketlerin ya da profesyonellerin ortak çalışma alanlarını tercih etmesi, aynı alanların yeni şirketler ya da bağımsız çalışanlar tarafından da tercih edilmesine katkı sağlıyor. Böylece ortak çalışma alanının müşteri portföyü genişliyor, bilinirliği artıyor. Bu hem daha çok talebe hem de markanın ve mülkün değer kazanmasına yardımcı oluyor. Yani bir hizmet sunarak birden çok kazanç elde edilebiliyor.
 
Tabii paylaşım ekonomisinin bu etkisinden hareketle daha çok ortak çalışma alanına ve paylaşımlı ofise ihtiyaç duyulması yatırımların da bu yöne kaymasına vesile oluyor. Dünya genelinde paylaşımlı ofislere ve ortak çalışma alanlarına yapılan yatırımlardaki artışın en önemli sebeplerinden biri de bu. Ve öyle görünüyor ki önümüzdeki dönemde bu alandaki yatırımlar daha da artacak.
 

Ortak Çalışmadan Sonra Ortak Yaşam Alanları da Yükseliyor

 
Paylaşım ekonomisinin gayrimenkul sektörüne etkilerinden biri de ortak çalışma gibi ortak yaşam alanlarının da yaygınlaşmaya başlaması. Geleneksel daire konseptinin dışında mutfak ve benzer alanların ortak kullanıma sunulacak şekilde inşa edildiği ortak yaşam alanları, son dönemde dünya genelinde kendine yer buluyor. Aynı şekilde kullanılmayan odaların kiralanması anlayışının yaygınlaşmasıyla gayrimenkul sektörü yeni yatırımlarında buna uygun yapılara da daha fazla yer veriyor. Bu ortaklık kültürü ile atıl alanların önüne geçilip her bölge değerlendirilebiliyor, kişiler ve kurumlar da ihtiyaçlarını düşük maliyetlerle karşılamış oluyor.
 
Benzer şekilde depolar ve otoparklar da paylaşım ekonomisinin etkisi ile yeni bir boyut kazanıyor. Klasik depo tasarım ve kullanımında her depo bir işletmeye ait olduğu için dönemsel olarak kullanılmadığı durumlarda işlevini yitiriyor. Paylaşım ekonomisinin etkisi ise burada devreye giriyor ve kurulan ağlar üzerinden hangi deposunun ne zaman boş olduğu kolayca takip edilebiliyor. Böylece şirketler kısa süreli ya da dönemsel ihtiyaçları karşılamak için depo inşa etmek yerine paylaşımlı depoları değerlendirebiliyor.
 
Otoparklarda ise paylaşımlı araç kullanımı yaygınlaştıkça özellikle yoğun bölgelerde yeni yaklaşımlar ortaya çıkıyor. Paylaşımlı araçlar için inşa edilen otoparklar, birçok kişi ya da kurumun belli alanlarını kullanabildiği ortak otoparklar ve benzer uygulamalar, yeni otopark projelerinde hayat buluyor.
 
Kısacası paylaşım ekonomisi, gayrimenkul sektörü yatırımlarında ortaklık kültürünü önemli taleplerden biri haline getirmiş durumda. Hazırlanan yeni projelerde de bu etkinin izlerini belirgin şekilde görmek mümkün. Bu anlayış yaygınlaşmayı sürdürdükçe de benzer projelerin sayısı artmaya devam edecektir. Çünkü bu anlayış verimlilik sunarak tarafların her birine kazanç sağlıyor.
 
Girişimcilik
Şehircilik ve Çevre
İnovasyon