Kişisel Blog

Net Sıfır Karbon Hedefine Ulaşan Ülkeler Bunu Nasıl Başardı?

Birleşmiş Milletler verilerine göre atmosferdeki sera gazları, son 3 milyon yılın en yüksek seviyesinde. Ayrıca son 150 yılda deniz seviyesi de 19 cm yükselmiş. Yani iklim krizi hiç olmadığı kadar yakınımızda ve önce etkilerini hafifletmek, sonra da mümkün olduğunca ortadan kaldırmak için elimizi çabuk tutmamız gerekiyor. Ancak yapılan birçok çalışmaya, gerçekleştirilen birçok toplantıya rağmen bu konuda pek başarılı olduğumuz söylenemez.
Küresel Karbon Projesi (GCP) verilerine göre küresel karbon emisyonunun yarısından fazlasından Çin, ABD ve Hindistan yani yalnızca üç ülke sorumlu. Hatta Çin tek başına tüm karbon emisyonunun %30’undan sorumlu. Bu üç ülke bir yandan çeşitli projelerle iklim krizine karşı bazı uygulamaları hayata geçirseler de bir yandan baş sorumlu olmaya devam ediyor. Hal böyle olunca da karbon emisyonunu azaltma ve net sıfır karbon hedefini yakalama ihtimali yakalanamıyor.

Dünyanın 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefini tutturması yönünde alınan kararlar, yapılan çalışmalar henüz istenilen boyuta ulaşmış değil. Ancak bazı ülkeler bu konuda oldukça başarılı görünüyor. KPMG tarafından oluşturulan Net Sıfır Hazırlık Endeksi de bu çabaların daha iyi anlaşılmasını sağlıyor. Bu endekse göre net sıfır emisyon hedefine en yakın ve en hazırlıklı ülke Norveç. Onu Birleşik Krallık, İsveç, Danimarka ve Almanya takip ediyor. En başarılı 25 ülkenin listelendiği tabloda Türkiye ise 24. sırada. Bu umut verici tablo da aslında sandığımızdan daha başarılı olduğumuzu ortaya koyuyor.
Tabii bir de net sıfır karbon hedefini tutturan ülkeler var. Listedeki çoğu ülke henüz gelişmekte olan ülkeler sınıfında yer alsa da hangi uygulamalarla bu sonuca ulaştıklarını incelemek önemli. Dünya Ekonomik Forumu’na göre Butan, Komorlar, Gabon, Guyana, Madagaskar, Niue, Panama ve Surinam, karbon sıfır hedefini yakalamış görünüyor.

Bu ülkelerin en büyük ortak özellikleri, ekonomilerinin tarım odaklı olması ve geniş ormanlık alanlara sahip olmaları. Yağmur ormanları ile kaplı olan bu ülkeler, ormancılığı sürdürülebilir ormancılık uygulamaları ile gerçekleştiriyor, milli parklar ilan ederek doğal yaşamı koruyor, sıkı çevre koruma politikalarını takip ediyor. Üstelik yeni ormanlık alanlar oluşturma, su kaynaklarını temiz tutma, deniz yaşamını koruma gibi uygulamaları da hayata geçirmeye gayret ediyorlar. Kısacası doğaya müdahale etmeden, doğal dengeyi bozmadan varlıklarını sürdürmeye yönelik adımlar atıyorlar.
Elbette bu ülkelerin endüstriyel anlamda geri kalmış olmaları, hemen hiçbirinin fosil kaynaklar bakımından zengin olmaması gibi etkenler de işlerini kolaylaştırıyor. Ancak kaynakları kısıtlı ve ekonomileri zayıf olmasına rağmen çevreyi korumaya yönelik politikalar geliştirmek, net sıfır hedefini yakalamaya yönelik uygulamaları hayata geçirmek için adımlar atmaları örnek alınmalı.

Başta karbon emisyonunun yarısından sorumlu ülkeler olmak üzere tüm dünyanın; sürdürülebilirlik odaklı politikaları hayata geçirmesi, doğal yaşamı zenginleştirecek adımlar atması şart. Şehirler büyüyüp daha geniş alanlara yayıldıkça ortadan kaldırılan ormanların hayata döndürülmesi, ağaçsızlaşmış alanların tekrar yeşillendirilmesi, fosil yakıt tüketiminden vazgeçilmesi, alternatif enerji kaynaklarına yapılan yatırımların artırılması ve toplumlara daha fazla bilinç kazandırılması için eğitim çalışmaları yapılması şart.

Ayrıca ham madde elde etmeden son kullanıcıya ulaştırmaya kadar endüstriyel süreçlerin her aşamasında çevre dostu uygulamaların zorunlu tutulması gibi önlemlerin de dünya genelinde yaygınlaşması gerekiyor. Net sıfır hedefini yakalamayı başaran ülkeler belki üretimde çok üst sıralarda değiller, ama başarıları da tesadüf değil ve tüm dünya bu ülkelerden belli dersler alabilir.
 
Girişimcilik
Şehircilik ve Çevre
İnovasyon