Geleceği Değiştirebilecek Güçteki Süper Malzemeler
İnsan her geçen gün hayatını kolaylaştıracak yeni buluşlara imza atıyor. Öyle ki son 10-15 yıldaki buluşların sayısının, bundan önceki binlerce yıllık insanlık tarihi boyunca yapılan icatların sayısından fazla olduğu söyleniyor. Son dönemde dikkat çeken bu yeni buluşların bir kısmı da süper malzemeler etrafında yoğunlaşıyor. Nedir bu süper malzemeler? Farklı maddelerin bir araya getirilmesi, geliştirilmesi ya da laboratuvar ortamında üretilmesi sonucu ortaya yeni malzemeler çıkmasıdır. Bu çalışmalarla ekstra güçlü, esnek, dayanıklı ya da verimli yani “süper” malzemeler hayat buluyor. Bu malzemeler de tıp, yapı, ulaşım, üretim, beslenme ve çevre gibi birçok farklı alanda kullanılabiliyor.
Mesela alüminyum köpük. Eritilmiş metale hava enjekte ederek oluşturulan bu malzeme, eşsiz bir sertlik-ağırlık oranı sunuyor. %50’si geri dönüşümden elde edilen ve tamamı geri dönüştürülebilen bu malzeme, devasa yapıların hem iç hem de dış cephe kaplamalarında kullanılabiliyor.
Yapı sektöründe kullanılabilen bir diğer süper malzeme de biyoreseptif beton. Laboratuvar ortamında üretilen bu malzeme, beton içinde mikro-organizmaların büyümesini sağlıyor. Bu da havadaki karbondioksiti ve kirliliği emiyor. Yani şehirlerin havasının temizlenmesi için eşsiz bir malzeme.
Alüminyum kullanılarak üretilen bir diğer süper malzeme, şeffaf alüminyum. Çelikten 3 kat daha sert olan bu malzeme, neredeyse safir kadar sert ve zırhlarda kullanılabilecek kadar da hafif. Özellikle ulaşım araçlarında tercih edilebileceğine inanıyorum. Hafiflik ve dayanıklılık demişken grafeni anmamak olmaz. En basit plastikten hafif olmasına rağmen çelikten 10 kat daha güçlü olan bu süngerimsi malzeme; elektriği bakırdan daha iyi iletiyor, sıcağı ve soğuğu yalıtabiliyor, istenilen şekle sokulabiliyor. Üstelik saydam görünümüyle hemen her yerde kullanıma uygun. Mesela yapı cephesi, köprü, uzay araçları, spor aletleri, su geçirmeyen kıyafet, dokunmatik ekran, biyonik cihaz, protez, uçak… Yani neredeyse hemen her alanda kullanılabilecek bir süper malzeme.
Grafene benzeyen bir diğer süper malzeme de stanen. Süper ince bir malzeme olan stanen, elektrik iletkenliği ile bu sektörde bir devrime imza atabilir. Braeön isimli malzeme ise süper hafif ve çok kolay şekil alabiliyor. Böylece her türlü malzemenin onarılmasında ve uzatılmasında kullanılabilecek.
Sudan 100 kat daha hafif olup da kendinden 20 bin kat daha ağır yükleri kaldırabilen bir malzemeyle tanışmak isterseniz de airloy ya da aerojel isimli malzemeye göz atmanız yeterli. Isıyı ve sesi izole edebilen, süper yalıtım özelliği sunan aerojelin, uzay teknolojilerinde mesela astronot kıyafetlerinde kullanılacağı tahmin ediliyor.
Hindistan cevizi kabuğundan levha, metalik mikro kafes ya da karbon fiber gibi birçok süper malzeme daha mevcut. Hepsinin ortak özelliği, bilim ve teknoloji ışığında yapılan çalışmalar sonucunda insanlığı bir adım ileri taşıyacak ve bunu yaparken de doğayı koruyacak malzemeler ortaya koymak. Biz de Ege Yapı olarak kendimizi geliştirmek ve çevreye zarar vermeden insanlığı bir adım ileriye taşıyabilecek çalışmalar yapmaya gayret ediyoruz. Batışehir projemizde yer verdiğimiz fotovoltaik paneller de bu çalışmanın bir ürünü.
Konutların çatılarına yerleştirdiğimiz fotovoltaik (PV) paneller vasıtasıyla güneş enerjisinden elektrik enerjisi üreterek konut aydınlatmalarında gün ışığından en verimli şekilde yararlanılmasını sağlıyoruz. Bunu yaparak hem şehir yaşamını kolaylaştırıyor hem de enerji verimliliği konusundaki hassasiyetimizi ortaya koyuyoruz. Amaç insanlığı ve dünyamızı korurken verimliliği artırmaksa bu tip çalışmalara ağırlık vermeli, kaynaklarımızı en doğru şekilde harcamalıyız.
Mesela alüminyum köpük. Eritilmiş metale hava enjekte ederek oluşturulan bu malzeme, eşsiz bir sertlik-ağırlık oranı sunuyor. %50’si geri dönüşümden elde edilen ve tamamı geri dönüştürülebilen bu malzeme, devasa yapıların hem iç hem de dış cephe kaplamalarında kullanılabiliyor.
Yapı sektöründe kullanılabilen bir diğer süper malzeme de biyoreseptif beton. Laboratuvar ortamında üretilen bu malzeme, beton içinde mikro-organizmaların büyümesini sağlıyor. Bu da havadaki karbondioksiti ve kirliliği emiyor. Yani şehirlerin havasının temizlenmesi için eşsiz bir malzeme.
Alüminyum kullanılarak üretilen bir diğer süper malzeme, şeffaf alüminyum. Çelikten 3 kat daha sert olan bu malzeme, neredeyse safir kadar sert ve zırhlarda kullanılabilecek kadar da hafif. Özellikle ulaşım araçlarında tercih edilebileceğine inanıyorum. Hafiflik ve dayanıklılık demişken grafeni anmamak olmaz. En basit plastikten hafif olmasına rağmen çelikten 10 kat daha güçlü olan bu süngerimsi malzeme; elektriği bakırdan daha iyi iletiyor, sıcağı ve soğuğu yalıtabiliyor, istenilen şekle sokulabiliyor. Üstelik saydam görünümüyle hemen her yerde kullanıma uygun. Mesela yapı cephesi, köprü, uzay araçları, spor aletleri, su geçirmeyen kıyafet, dokunmatik ekran, biyonik cihaz, protez, uçak… Yani neredeyse hemen her alanda kullanılabilecek bir süper malzeme.
Grafene benzeyen bir diğer süper malzeme de stanen. Süper ince bir malzeme olan stanen, elektrik iletkenliği ile bu sektörde bir devrime imza atabilir. Braeön isimli malzeme ise süper hafif ve çok kolay şekil alabiliyor. Böylece her türlü malzemenin onarılmasında ve uzatılmasında kullanılabilecek.
Sudan 100 kat daha hafif olup da kendinden 20 bin kat daha ağır yükleri kaldırabilen bir malzemeyle tanışmak isterseniz de airloy ya da aerojel isimli malzemeye göz atmanız yeterli. Isıyı ve sesi izole edebilen, süper yalıtım özelliği sunan aerojelin, uzay teknolojilerinde mesela astronot kıyafetlerinde kullanılacağı tahmin ediliyor.
Hindistan cevizi kabuğundan levha, metalik mikro kafes ya da karbon fiber gibi birçok süper malzeme daha mevcut. Hepsinin ortak özelliği, bilim ve teknoloji ışığında yapılan çalışmalar sonucunda insanlığı bir adım ileri taşıyacak ve bunu yaparken de doğayı koruyacak malzemeler ortaya koymak. Biz de Ege Yapı olarak kendimizi geliştirmek ve çevreye zarar vermeden insanlığı bir adım ileriye taşıyabilecek çalışmalar yapmaya gayret ediyoruz. Batışehir projemizde yer verdiğimiz fotovoltaik paneller de bu çalışmanın bir ürünü.
Konutların çatılarına yerleştirdiğimiz fotovoltaik (PV) paneller vasıtasıyla güneş enerjisinden elektrik enerjisi üreterek konut aydınlatmalarında gün ışığından en verimli şekilde yararlanılmasını sağlıyoruz. Bunu yaparak hem şehir yaşamını kolaylaştırıyor hem de enerji verimliliği konusundaki hassasiyetimizi ortaya koyuyoruz. Amaç insanlığı ve dünyamızı korurken verimliliği artırmaksa bu tip çalışmalara ağırlık vermeli, kaynaklarımızı en doğru şekilde harcamalıyız.
