Kişisel Blog

Daha Yeşil Bir Gelecek İçin Hindistan Ciddi Adımlar Atıyor

Dünyanın en kalabalık ülkesi Hindistan, özellikle son yıllarda hemen her alanda hızlı bir gelişim içerisinde. Önemli adımlar atılan alanlardan birisi de günümüzün en kritik konusu sürdürülebilirlik. Çok uzun yıllar boyunca hava kirliliği, doğal kaynaklara verilen zarar, verimsiz üretim gibi konularla anılan Hindistan’da son dönemde daha yeşil bir gelecek için önemli sürdürülebilirlik çalışmaları hayata geçiriliyor. Bu adımların merkezinde ise inşaat, altyapı, lojistik ve enerji gibi konular önemli yer tutuyor.

Resmi kaynaklar, sivil toplum kuruluşları ve özel sektörün desteğiyle atılan adımlar sayesinde sürdürülebilir kalkınma ve yeşil bir gelecek için projeler geliştiriliyor. Bu yeşil dönüşüm çalışmalarının başında da temiz enerji için geliştirilen projelerin yer aldığını söylemek mümkün. 2070 yılında karbon nötr hedefine ulaşmayı planlayan Hindistan, özellikle güneş enerjisi ve hidrojene yatırım yapıyor. Öyle ki hızla gelinen noktada 2030 yılında 450 GW yenilenebilir enerji kapasitesine ulaşılması planlanıyor. Halihazırda dünyanın en önemli güneş enerjisi üretimi potansiyeline sahip olan ülke, rüzgar ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının da gelişmesiyle bu hedefine ulaşmaya oldukça yakın.

Hava kalitesini artırmak, karbon emisyonunu azaltmak ve fosil yakıt yerine yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmayı yaygınlaştırmak için güneş panellerini daha verimli ve uygun maliyetli hale getirmek için yatırımlar yapılıyor, erişim imkanı artırılıyor. Ayrıca güneş enerjisinin ülke geneline dağıtımın kolaylaştırmak için de altyapı çalışmaları devam ediyor.

Bu girişimler yalnızca hanelere ya da endüstriyel alanlarda kullanılan enerjiyi kapsamıyor elbette. Çünkü ulaşım da enerjinin kullanımı açısından en önemli alanlardan biri. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını yaygınlaştırmak için ülke genelinde elektrikli ve hibrit araçlar teşvik edilirken metro sistemleri de hızla geliştiriliyor. Ülke genelinde elektrikli araç şarj istasyonları yaygınlaştırılırken bu araçlarda kullanılan bataryaların üretimini kolaylaştıracak ve daha uygun maliyetli hale getirecek yatırımlar da teşvik ediliyor.

Üstelik yeşil bir enerji kaynağı olarak hidrojene de ayrıca önem veriliyor, çünkü Hindistan’ın karbon emisyonunun yaklaşık %9’unu oluşturan ulaştırma sektöründe atılacak her doğru adımın öneminin büyük olduğu ortada. Ulaşım/lojistik alanında karbon nötr olabilmek için hidrojenle çalışan başta toplu taşıma araçları olmak üzere yük ve insan taşıyan tüm taşıtlara yönelik geliştirme ve uygulama çalışmaları sürüyor. Elektrikli araçlardan daha fazla güç ve menzil sağlamaları için özel ve resmi kuruluşlar tarafından geliştirilen projeler ile kamyon ve otobüs gibi ağır araçların uzun mesafelerde menzil ve yük sorunu yaşamaması hedefleniyor.

Temiz Enerji ve Yeşil Binalar İçin Teknolojiden Destek Alınıyor

Hindistan’ın sürdürülebilirlik çalışmaları yalnızca enerji ve ulaşımı kapsamıyor elbette. En başta yeşil enerji projeleri, lojistik alanında sağladığı katkı ile inşaat sektörünün karbon emisyonunu düşürmeye yardımcı oluyor. Ayrıca yeni nesil teknolojilerin yapı sektörüne entegre olması hızlandırılarak yeşil binaların yaygınlaştırılması sağlanıyor. Yapı bilgi modellemesinden yapay zekaya, sürdürülebilir inşaat malzemelerinden atık yönetimine kadar birçok noktada yaşanan kapsamlı dönüşüm ile daha verimli, düşük maliyetli ve çevreci yapılar inşa edilmesi sağlanıyor.

Dijital çözümler ile maliyet, hazırlık, planlama, risk analizi, modelleme gibi birçok konuda en verimli sonuçların elde edilmesi hedeflenirken altyapı ve binalarda kullanılacak yapı malzemelerinin de çevresel etkileri göz önünde bulunduruluyor. Başta çimento olmak üzere dünya genelinde yapı sektörünün en büyük karbon emisyonu kaynaklarından olan ham maddelerde alternatif yeşil seçeneklerin kullanımı teşvik ediliyor.

Bunun dışında asfalt yolların hem fosil yakıt kullanımına hem de kentsel ısı adaları oluşumuna etkisi göz önünde bulundurularak geri dönüştürülmüş plastik kullanılan yollar da Hindistan’da yaygınlaştırılıyor. Yılda 3 milyon tondan fazla plastik üreten ülkede oluşan büyük atık yığınını dönüştürerek bu şekilde kullanmak hem önemli bir ihtiyacı karşılamaya hem de atık yönetimini sürdürülebilir kılmaya yarıyor. Plastik torbalar, tek kullanımlık plastik ürünler ve diğer plastik atıkların çöpe ya da doğal kaynaklara karışmasını önleyen bu yollar, aynı zamanda oldukça sağlam olmalarıyla da uzun ömürlü kullanım sunuyor.

Tüm bu çalışmalara ek olarak enerji verimliliği sağlamak için elektrikli ev aletlerinde enerji tasarrufu sağlayacak ölçüm cihazları dağıtılıyor, eğitim kurumlarında ağaç dikme ve kentsel temizlik kampanyaları düzenleniyor, tek kullanımlık plastik ürünleri yasaklamak için adımlar atılıyor. Tabii tarım alanında da sulama verimliliği ve zararlı tarım ilaçları kullanımı ile ilgili hem eğitimler veriliyor hem de yasal düzenlemeler hayata geçiriliyor.

Kısacası Hindistan, sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında enerji, ulaşım, inşaat, geri dönüşüm, atık yönetimi, biyolojik yaşamı koruma ve tarım gibi birçok alanda oldukça kapsamlı bir dönüşüm hareketine girişmiş durumda. Küresel karbon emisyonundaki payı düşünülünce de atılan bu adımların dünyamızın geleceği için oldukça kritik olduğu su götürmez bir gerçek.
Girişimcilik
Şehircilik ve Çevre
İnovasyon