Su İsrafına Karşı Bir Çözüm Önerisi Daha: Gri Su
Su krizi konusuna zaman zaman değiniyorum, çünkü yayımlanan her rapor ile birlikte bizi bekleyen tehlikenin büyüklüğü daha iyi anlaşılıyor. Mesela Birleşmiş Milletler verilerine göre 2030 yılına kadar yani önümüzdeki 10 yıl içinde 700 milyon insan su krizinden doğrudan etkilenecek ve yaşam alanlarını terk etmek zorunda kalacak. Kısa süre sonra da daha fazla insan aynı tehlike ile yüzleşecek.
Su krizinin en büyük sebeplerinin başında ise küresel ısınma ve tatlı su kaynaklarının bilinçsizce tüketilmesi ile kirletilmesi yer alıyor. Tüm dünyadaki suyun yalnızca %2.5’inin tatlı olduğu düşünülürse de bu kısıtlı kaynaklara çok dikkatli yaklaşmamız gerektiği daha iyi anlaşılabilir. Bu nedenle elimizdeki kullanılabilir su kaynaklarını çok iyi değerlendirmeli, su israfından mutlaka kaçınmalıyız. Bu da bizi var olan suyu nasıl daha iyi değerlendirebileceğimiz konusuna getiriyor. Bu konudaki çözüm ise belki de “greywater” yani gri su kavramına daha yakından bakmaya itiyor.
Temel olarak evsel atık sular siyah su ve gri su olarak ikiye ayrılabilir. Siyah su, evlerin tuvaletlerinden gelen ve lağım içeren sular olarak tanımlanabilir. Gri su ise bunların dışında kalan; duş, küvet, lavabo, çamaşır ve bulaşık makinesi gibi yerlerde kullanılan sulardır. Yani tuvalet sularının dışında kalan ve az kirletici madde içeren sular bu grupta yer alır. Peki, su israfını önlemek için gri sulardan nasıl faydalanılabilir?
Evler dışında su tüketiminin fazla olduğu yurt, otel, hastane, fabrika gibi alanlarda çok yüksek miktarlara ulaşabilen gri sular, su kaynaklarının israfının önlenmesi ve sıfır atık uygulamasının hayata geçirilebilmesi için aslında kritik öneme sahip. Gri su dönüşüm sayesinde hem atık su üretimi azalabilir hem de kullanılabilir durumdaki kısıtlı miktardaki şebeke suyunun israf edilmesinin önüne geçilebilir. Gelişmiş ülkelerde dört kişilik bir ailenin günde ortalama 100 litre su harcadığı ve bunun yaklaşık 30 litresinin boşa gittiği de göz önünde bulundurulduğunda gri su dönüşümüne olan ihtiyaç daha belirgin hale gelebilir.
İlk olarak unutulmamalı ki gri su dönüşümü, mevsime ya da yağış miktarına bağlı değildir. Yani yağmur suyu biriktirmek için yılın sadece belli bölümlerinde aktif olarak kullanılabilen sistemlere gerek kalmaz. Her zaman evsel atık üretildiği için gri su dönüşüm tesisi ve depolama alanı, hiçbir zaman malzeme eksikliği çekmez.
Tabii gri su arıtma ve depolama ile ilgili bilinmesi gereken bir nokta var. Gri su, her ne kadar tuvalet sularını içermese de içerisinde belirsiz oranda biyolojik kirlilik bulunabilir. Ayrıca arıtma sürecinde klor kullanımından kaçınılır. Bu nedenle gri su, günümüz koşullarında 24 saatten fazla depolanamaz. Ancak su tüketiminin yoğun olduğu bu konu herhangi bir problem teşkil etmez, çünkü 24 saat dolmadan arıtma ve kullanma süreçlerine geçilebilir.
Hem amatör hem de profesyonel gri su arıtma yöntemleri ile kimyasal maddelerden arındırılarak elde edilen sular en başta sulama alanında kullanılabilir. Bu evinizin bahçesinde olabileceği gibi tarım alanlarında da olabilir. Yani su kıtlığı çekilen tarım alanlarında sulama için gri sudan faydalanılabilir. Bu sayede 1 kg domatesin ya da 1 kg patatesin yetiştirilmesi için gereken yüzlerce litre su bu yolla elde edilebilir. Ayrıca parklar ve bahçelerde ağaçların, çalıların, çiçeklerin, süs bitkilerinin sulanmasında da gri su kullanılabilir.
Bunun dışında üretim yapan fabrikalarda da gri su değerlendirilebilir. Özellikle deri malzemelerin üretildiği fabrikalarda yüksek miktarda su kullanıldığı için bu gri sular hem maliyet açısından fayda sağlar hem de temiz su kaynaklarının başka amaçlar için kullanılabilmesine yardımcı olur. Ayrıca fabrikalarda, okullarda, hastanelerde, otellerde, yurtlarda ve benzer yapılarda temizlik yapmak ya da yangın söndürmek, araç yıkamak gibi işlemler için de gri su arıtılarak elde edilen suyu kullanmak düşünülmeli.
Kısacası geri dönüşüm ile elde edilen suyun içme suyu olarak kullanılabilecek kalitedeki şebeke suyu yerine kullanılması sayesinde doğal su kaynakları korunabilir, kanalizasyona iletilecek atık su miktarı azalacağı için altyapı ve arıtım maliyetleri düşebilir. Tabii kuraklık yaşanan bölgelerde gıda üretimi için kullanılabilir olması, gri su dönüşümünün en büyük faydalarından. İlk bakışta bu tip girişimler etkisizmiş gibi görünse de gün içinde tek başımıza kullandığımız su miktarını milyonlarca kullanıcıya oranlamak, israf edilen kaynakların önemi daha belirgin bir hal alabilir.
Su krizinin en büyük sebeplerinin başında ise küresel ısınma ve tatlı su kaynaklarının bilinçsizce tüketilmesi ile kirletilmesi yer alıyor. Tüm dünyadaki suyun yalnızca %2.5’inin tatlı olduğu düşünülürse de bu kısıtlı kaynaklara çok dikkatli yaklaşmamız gerektiği daha iyi anlaşılabilir. Bu nedenle elimizdeki kullanılabilir su kaynaklarını çok iyi değerlendirmeli, su israfından mutlaka kaçınmalıyız. Bu da bizi var olan suyu nasıl daha iyi değerlendirebileceğimiz konusuna getiriyor. Bu konudaki çözüm ise belki de “greywater” yani gri su kavramına daha yakından bakmaya itiyor.
Temel olarak evsel atık sular siyah su ve gri su olarak ikiye ayrılabilir. Siyah su, evlerin tuvaletlerinden gelen ve lağım içeren sular olarak tanımlanabilir. Gri su ise bunların dışında kalan; duş, küvet, lavabo, çamaşır ve bulaşık makinesi gibi yerlerde kullanılan sulardır. Yani tuvalet sularının dışında kalan ve az kirletici madde içeren sular bu grupta yer alır. Peki, su israfını önlemek için gri sulardan nasıl faydalanılabilir?
Evler dışında su tüketiminin fazla olduğu yurt, otel, hastane, fabrika gibi alanlarda çok yüksek miktarlara ulaşabilen gri sular, su kaynaklarının israfının önlenmesi ve sıfır atık uygulamasının hayata geçirilebilmesi için aslında kritik öneme sahip. Gri su dönüşüm sayesinde hem atık su üretimi azalabilir hem de kullanılabilir durumdaki kısıtlı miktardaki şebeke suyunun israf edilmesinin önüne geçilebilir. Gelişmiş ülkelerde dört kişilik bir ailenin günde ortalama 100 litre su harcadığı ve bunun yaklaşık 30 litresinin boşa gittiği de göz önünde bulundurulduğunda gri su dönüşümüne olan ihtiyaç daha belirgin hale gelebilir.
İlk olarak unutulmamalı ki gri su dönüşümü, mevsime ya da yağış miktarına bağlı değildir. Yani yağmur suyu biriktirmek için yılın sadece belli bölümlerinde aktif olarak kullanılabilen sistemlere gerek kalmaz. Her zaman evsel atık üretildiği için gri su dönüşüm tesisi ve depolama alanı, hiçbir zaman malzeme eksikliği çekmez.
Tabii gri su arıtma ve depolama ile ilgili bilinmesi gereken bir nokta var. Gri su, her ne kadar tuvalet sularını içermese de içerisinde belirsiz oranda biyolojik kirlilik bulunabilir. Ayrıca arıtma sürecinde klor kullanımından kaçınılır. Bu nedenle gri su, günümüz koşullarında 24 saatten fazla depolanamaz. Ancak su tüketiminin yoğun olduğu bu konu herhangi bir problem teşkil etmez, çünkü 24 saat dolmadan arıtma ve kullanma süreçlerine geçilebilir.
Hem amatör hem de profesyonel gri su arıtma yöntemleri ile kimyasal maddelerden arındırılarak elde edilen sular en başta sulama alanında kullanılabilir. Bu evinizin bahçesinde olabileceği gibi tarım alanlarında da olabilir. Yani su kıtlığı çekilen tarım alanlarında sulama için gri sudan faydalanılabilir. Bu sayede 1 kg domatesin ya da 1 kg patatesin yetiştirilmesi için gereken yüzlerce litre su bu yolla elde edilebilir. Ayrıca parklar ve bahçelerde ağaçların, çalıların, çiçeklerin, süs bitkilerinin sulanmasında da gri su kullanılabilir.
Bunun dışında üretim yapan fabrikalarda da gri su değerlendirilebilir. Özellikle deri malzemelerin üretildiği fabrikalarda yüksek miktarda su kullanıldığı için bu gri sular hem maliyet açısından fayda sağlar hem de temiz su kaynaklarının başka amaçlar için kullanılabilmesine yardımcı olur. Ayrıca fabrikalarda, okullarda, hastanelerde, otellerde, yurtlarda ve benzer yapılarda temizlik yapmak ya da yangın söndürmek, araç yıkamak gibi işlemler için de gri su arıtılarak elde edilen suyu kullanmak düşünülmeli.
Kısacası geri dönüşüm ile elde edilen suyun içme suyu olarak kullanılabilecek kalitedeki şebeke suyu yerine kullanılması sayesinde doğal su kaynakları korunabilir, kanalizasyona iletilecek atık su miktarı azalacağı için altyapı ve arıtım maliyetleri düşebilir. Tabii kuraklık yaşanan bölgelerde gıda üretimi için kullanılabilir olması, gri su dönüşümünün en büyük faydalarından. İlk bakışta bu tip girişimler etkisizmiş gibi görünse de gün içinde tek başımıza kullandığımız su miktarını milyonlarca kullanıcıya oranlamak, israf edilen kaynakların önemi daha belirgin bir hal alabilir.